15 Mayıs 2011 Pazar

fonda hep aynı şarkılar...

kapı çalsa...
yavaşça kalksam yerimden
sakince kapıya gitsem
ağır ağır açılsa kapı
karşımda görsem seni...
sadece bir gülümseme yeter hoşgeldin dememe
sen de gülümseyerek hoşbulduk desen...

sessizce otursak kafalarımızı öne eğip. sonra ben bir kadeh getirsem sana. dökülen şarabın sesi yankılansa boş hayatlarımızda...fonda bir kaç hoş şarkı çalsa...

an gelir sessizliğimiz bozulur. belki de aynı anda aynı kelimeler cıkar ağzımızdan.
sonra utanıp susarız. susmalarımız çok şey anlatır bize "bize" dair..
gün ağırana kadar susarız... fonda hep aynı şarkılar...

ne zaman konuşmamız gerekirken tek kelime çıktı ki ağzımızdan. keşke gözlerimizi bari kaçırmasaydık, onlar tüm kelimelerden öte oldu her zaman...

susmaktan da öte ne koyar biliyor musun?
bu kadar yakınımda olup da teninin yumuşaklığını hissedememek.
saçlarına dokunamamak.
oysaki dizlerime koysan başını, gözlerini kapatsan...
ben saçlarını, yanaklarını okşasam...
derin bir uykuya dalsan ve ben seni uyandırmamak için kımıldamadan yerimde otursam... fonda hep aynı şarklar...
hayalin bile güzel...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder